Küçük Havva, büyükannesinin evinde kalacağı için çok heyecanlıydı. Büyükannesi olan Hacer Hanım, ona her zaman güzel hikâyeler anlatır, tatlı tatlı konuşur, güzel vakitler geçirmesine sebep olurdu. O gece, sofrada otururken büyükannesi elini Havva’nın başına koyup gülümsedi,
“Bu gece çok özel bir gece, biliyor musun?” diye söze girdi.
Havva meraklanmıştı, başını kaldırdı. “Neden büyükanne? Ne özelliği var?”
Büyükannesi gözlerini pencereden dışarıya çevirerek, “Bu gece Berat Gecesi… Günahlarımızın affedildiği, duaların kabul olduğu mübarek bir gece,” diye cevap verdi.
Havva, büyükannesinin yüzündeki huzuru fark etti. “Peki, büyükanne, bu gece ne yapmalıyız?” diye sordu heyecanla.
Büyükannesi elini Havva’nın yanağına koyarak, “Bu gece, kalbimizi temizlemeli, hatalarımız için Allah’tan af dilemeli ve sevdiklerimize dua etmeliyiz,” dedi.
O sırada dışarıda esen hafif rüzgâr, perdenin uçlarına dokundu. Havva, büyükannesinin anlattıkları karşısında biraz düşündü. O gün, kardeşine kızmış, okulda bir arkadaşına sert konuşmuştu. İçinde hafif bir üzüntü hissetti.
“Büyükanne, ben bugün biraz kötü davrandım. Allah beni affeder mi?” diye sordu utangaç bir sesle.
Büyükannesi gülümseyerek onun ellerini tuttu. “Elbette affeder yavrum. Yeter ki samimi bir kalple af dileyelim. Allah, merhameti sonsuz olandır,” dedi.
Havva, büyükannesinin sözleriyle içini bir huzur kapladığını hissetti. O an, Berat Gecesi’nin ne kadar değerli olduğunu anladı. Bu gece sadece dualar edilen bir gece değil, aynı zamanda kalbin temizlenip yeniden aydınlandığı bir geceydi.
Büyükannesi, sandalyesinden kalkarak odanın ışığını biraz kıstı. “Şimdi sana eski zamanlarda yaşanmış bir hikâye anlatacağım,” dedi. Havva heyecanla battaniyesine sarıldı ve büyükannesinin yanına iyice sokuldu.
Büyükannesi anlatmaya başladı:

“Bir zamanlar, Hasan adında küçük bir çocuk varmış. Hasan, çok iyi kalpli bir çocukmuş ama bazen sabırsız ve çabuk sinirlenen biriymiş. Bir gün, çok sevdiği arkadaşıyla oynarken ona sinirlenmiş ve istemeden kalbini kırmış. Ama o gün akşam olduğunda, içindeki pişmanlık büyümüş ve gece yatağa yattığında gözlerini kapatıp düşünmeye başlamış.
Tam o sırada, annesi odasına girip, ‘Bu gece Berat Gecesi, Hasan. Allah’a dualar edelim, O’ndan af dileyelim,’ demiş.
Hasan, önce biraz çekinmiş. ‘Ama ben bugün kötü bir şey yaptım. Allah beni affeder mi?’ diye sormuş.
Annesi, Hasan’ın başını okşayarak, ‘Allah, kendisine yönelen ve hatasından dönen herkesi affeder. O, en bağışlayıcı olandır. Ama önce sen de arkadaşından özür dilemelisin,’ demiş.
Hasan, ertesi gün erkenden kalkıp arkadaşıyla konuşmuş, hatasını kabul edip özür dilemiş. Arkadaşı da gülümseyerek onu affetmiş. Hasan, içinin hafiflediğini hissetmiş. O günden sonra, Berat Gecesi’ni her yıl büyük bir mutlulukla beklemiş ve o geceyi dua ederek, kalbini arındırarak geçirmiş.”
Büyükannesi burada duraksadı ve Havva’nın gözlerine baktı. Küçük kız, anlatılan hikâyeden çok etkilenmişti. O anda anladı ki, insanlar hata yapabilirdi ama en önemlisi hatalarını fark edip onları düzeltmeye çalışmaktı.
“Büyükanne, ben de dua etmek istiyorum. Kalbimi temizleyip Allah’tan af dilemek istiyorum,” dedi.
Büyükannesi başını sallayarak gülümsedi. Birlikte seccadelerini serip, güzel dualar ettiler. Havva, önce ellerini açıp içinden geçenleri söylemeye başladı.
“Allah’ım, bugün kardeşime haksızlık yaptım, ona bağırdım. Arkadaşımı üzdüm. Lütfen beni affet. Bir daha böyle yapmak istemiyorum. Annemi, babamı, büyükannemi ve tüm sevdiklerimi koru. Hastalara şifa ver, yoksullara yardım et…”
Duasını tamamladığında gözlerinde hafif bir ışıltı vardı. İçindeki huzur, koca bir deniz gibi büyümüştü. Büyükannesi onu yanına çekip sarıldı. “Çok güzel bir dua ettin, Havva. Kalpten edilen her dua Allah katında değerlidir.”
O gece, yıldızlar sanki daha parlak parlıyordu. Havva yatağına uzanırken pencereden gökyüzüne baktı. İçinde tarifsiz bir mutluluk vardı. Artık Berat Gecesi’ni çok daha iyi anlıyordu.
Berat Gecesi sadece af dileme gecesi değildi, aynı zamanda kalbi güzelleştirme, iyilikle dolma ve affetmenin gücünü hissetme gecesiydi.
Ve o gece, Havva yeni bir karar aldı: Bundan sonra, her Berat Gecesi’nde dualar edecek, kendini sorgulayacak ve kalbini temizlemeye çalışacaktı. Çünkü biliyordu ki, Allah kullarını affetmeyi ve onların iyiliğe yönelmesini çok severdi.
Berat Gecesi Hikayesi burada sona erdi. Berat Gecesi Hikayesi gibi Dini Hikayeleri için sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.